iklim yasasına da değindi. Türkiye’nin dört bir yanında üreticileri mağdur eden zirai don olayına ilişkin TBMM’de bir önerge verildiğini belirten Dervişoğlu, İYİ Parti’nin iktidar partisiyle yaptığı görüşmeler sonucunda İklim Kanunu Teklifi’nin geri çekilmesini sağladıklarını söyledi. Partisinin bu tavrının çevreye duyarsızlık değil, Türk milletine olan sorumlulukları gereği olduğunu vurguladı. "İklim yasasına karşıydık çünkü bu yasa, halkın sorumluluğu olmayan iklim krizinin bedelini millete ödettirmeyi amaçlıyordu," dedi.

Ümit Özdağ hastaneye kaldırıldı
Ümit Özdağ hastaneye kaldırıldı
İçeriği Görüntüle

8 Yıl Sonra Türkiye'nin Durumu: "Bir Yıkımın İçindeyiz"

Dervişoğlu, 16 Nisan referandumunun yıl dönümünde de ülkenin gidişatına dair eleştirilerde bulundu. "Referandumun ardından Türkiye, kara bulutlarla sarılmış bir bataklığa sürüklendi. Yoksulluk, ekonomik daralma, açlık, adaletsizlik ve toplumsal kutuplaşma 8 yılın özeti," dedi. Türkiye’nin kalkınmış ülkelerle yarışma hedeflerinin artık sadece bir hayal olduğuna dikkat çeken Dervişoğlu, bu durumu "muz cumhuriyetlerinin karnesine eşitlenmek" olarak değerlendirdi. İYİ Parti olarak o dönemde bu durumu öngördüklerini belirten Dervişoğlu, Türkiye’nin karşı karşıya olduğu sorunları halkla paylaştıklarını ifade etti.

Gençler, Adaletsizliğe Karşı Ayakta Duruyor

Dervişoğlu, özellikle gençlerin içinde bulunduğu umutsuzluğa dikkat çekerek, Türkiye’deki gençlerin "geleceksizliğe karşı" büyük bir direniş içinde olduklarını belirtti. "Gençlerimiz, hayatta kalmaya, adaletsizliğe karşı durmaya çalışıyorlar. Onlar, adaletsizlik ve eşitsizliğe karşı itirazlarını yükseltiyorlar," dedi. Ayrıca, gençlerin "vatanda kalmaya" çalışırken yargı ve hukuksuzlukla karşılaştıklarını, ancak buna rağmen dimdik ayakta durduklarını vurguladı.

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem

Dervişoğlu, Türkiye’nin mevcut yönetim biçimini eleştirerek, “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi yeniden inşa edeceğiz” diyerek, bu sistemin Türkiye için gerekliliğine vurgu yaptı. "Parlamenter sistem, kuvvetler ayrılığının olduğu, özgürlük ve adaletin hakim olduğu bir sistemdir. Türkiye’nin demokratik yapısına dönmesi için bu sistemin yeniden kurulması şarttır," dedi.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin Eleştirisi ve Türkiye'nin Geleceği

Dervişoğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni sert bir şekilde eleştirerek, bu sistemin Türkiye’yi derin bir krize sürüklediğini belirtti. "Bu sistem, Türkiye’nin her alanda yıkıma uğramasına neden oldu. Ekonomi, eğitim, tarım, sağlık, her şey yok olmuş durumda," dedi. İktidarın, "yıkım ve eşitsizlik" yarattığını öne süren Dervişoğlu, halkın gündelik hayatını zorlaştıran bu yönetim anlayışına karşı, bir an önce değişim yapılması gerektiğinin altını çizdi.

Adaletsizliğe ve Eşitsizliğe Karşı Mücadele

Dervişoğlu, Türkiye’deki adaletsizliğin sadece ekonomik değil, toplumsal boyutlarıyla da arttığını ifade etti. "Eşitsizlik kimlik tanımıyor, her kesim zorluklarla karşı karşıya. Eğitimde, sağlıkta, iş dünyasında, her yerde eşitsizlik var. Türkiye'nin her köşesi batık durumda," dedi. Ayrıca, demokrasiye özlem ve adaletsizliğe karşı mücadelede kimsenin ayrım gözetilmeden eşit haklara sahip olması gerektiğini belirtti.

İktidarın Eleştirisi: "Saray ve Yandaşlar"

Dervişoğlu, iktidarın saraya yakın olan kişilere ayrıcalıklar tanıdığını ve Türkiye’nin ekonomisini ve devlet yönetimini adeta "yağmaladığını" belirterek, “Hazine kurutulmuş, tarım yıkılmış, eğitim sistemine zarar verilmiş. Bugün bu ülke yıkıntılar içinde,” dedi. Ayrıca, "Saray rejimi, yandaşlarını beslerken halkı ezdi" diyerek, Türkiye’nin içinde bulunduğu kötü durumu eleştirdi.

Sonuç Olarak: "Güçlü Bir Türkiye İçin Mücadeleye Devam"

Dervişoğlu, Türkiye’nin içinden geçtiği bu karanlık dönemi aşması için güçlendirilmiş parlamenter sistemin şart olduğunu belirterek, "Güçlü bir Türkiye için hep birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Kimse saraya yamanmak zorunda kalmasın, kimse kendi çıkarları için halkı ezmesin," diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Muhabir: Erdinç Alkan