Yerli ve millî imkanlarla üretilen KAAN uçağının 48 adet olarak Endonezya’ya ihraç edilecek olmasının son derece sevindirici bir gelişme olduğunu belirten Erbakan, bu başarının Milli Görüş çizgisinin bir devamı olduğunu vurguladı.
“KAAN, Millî Görüş’ün Mirasıdır”
Erbakan, açıklamasında merhum Millî Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın temellerini attığı ağır sanayi ve savunma sanayi hamlelerinin günümüzde meyvelerini verdiğine dikkat çekerek, “Millî Görüş Liderimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızın temellerini attığı ağır sanayi ve savunma hamlelerinin bugün daha da güçlenerek devam ettiğini görmek bizleri sevindirmektedir,” dedi.
Erbakan, Türkiye’nin kendi savunma sanayiini kurma hedefinin ilk olarak Erbakan Hoca tarafından dile getirildiğini ve bugünkü başarıların o vizyonun bir devamı olduğunu söyledi. KAAN gibi ileri teknoloji ürünlerinin ihracatının, Türkiye'nin küresel arenadaki gücünü artıracağını ve ekonomik katkılar sağlayacağını ifade etti.
Kaynaklar Faize ve İsrafa Değil, Üretime Aktarılmalı
Yıllardır hükümet politikalarında üretim ve istihdam öncelikli bir yaklaşımın benimsenmesi gerektiğini savunduklarını belirten Erbakan, kamu kaynaklarının doğru kullanımı konusunda uyarılarını yineledi. “Bütçedeki kaynakların faize, israfa ve imtiyazlı holdinglere değil; üretime, istihdama ve yerli-millî savunma sanayiine ayrılması gerektiğini yıllardır ifade ediyoruz,” diyerek ekonomi politikalarında yön değişimi çağrısında bulundu.
“Doğruya Destek, Yanlışa Karşı Durmaya Devam Edeceğiz”
Fatih Erbakan, hükümetin hayırlı ve ülke yararına olan hizmetlerini her zaman desteklediklerini, ancak yanlış politikaların da karşısında olduklarını vurguladı. “Yıllardır olduğu gibi, hükümetin yaptığı hayırlı hizmetleri takdir etmeye, yanlışlarının karşısında durmaya ve doğruyu söylemeye devam edeceğiz,” diyerek siyasi duruşlarının ilkeli bir çizgide sürdüğünü ifade etti.
Savunma Sanayiinde Yeni Dönem
KAAN savaş uçağı, Türkiye’nin beşinci nesil savaş uçağı geliştirme hedefi doğrultusunda önemli bir adım olarak görülüyor. ASELSAN, TUSAŞ ve HAVELSAN gibi kurumların ortak katkısıyla geliştirilen bu teknoloji harikası, hem savunma kapasitesini artıracak hem de ihracat başarısıyla ekonomik katkı sağlayacak.
Endonezya ile yapılan bu önemli anlaşma, Türkiye'nin savunma sanayii alanında geldiği noktayı ortaya koyarken, aynı zamanda yerli teknolojinin uluslararası alanda rekabet edebilir seviyeye ulaştığının da bir göstergesi oldu.
Millî Görüş Vizyonu Savunma Sanayiinde Yaşıyor
Erbakan’ın açıklamaları, savunma sanayii atılımlarının sadece teknik değil, ideolojik ve siyasi temellere de dayandığını gözler önüne serdi. Yerli ve millî üretimin sadece bir kalkınma modeli değil, aynı zamanda bir bağımsızlık meselesi olduğunu savunan anlayış, KAAN gibi projelerle hayata geçmeye devam ediyor.
Bu gelişmeler ışığında Türkiye, savunma sanayiinde daha iddialı ve stratejik bir aktör olarak öne çıkarken; siyasi liderlerin vizyoner yaklaşımları, bu ilerlemeyi daha da güçlendirecek bir etki yaratıyor.