Sarıgöl’ün merhum hayırseveri Hüseyin Gümüşlü’nün çobanlıktan vergi rekortmenliğine uzanan hayat hikâyesi ders niteliğinde.

1936 yılında Sarıgöl’ün Tırazlar köyünde 3 çocuklu bir ailenin oğlu olarak doğan Hüseyin Gümüşlü, İlkokulu bitirdikten sonra eğitim hayatına devam edemedi. Zor şartlarda büyüyen Gümüşlü, 19 yaşına geldiğinde dağlarda çobanlık yapmaya başladı. Hayvancılığa 10 koyunla başlayan Hüseyin Gümüşlü, bir vakit sonra koyunları satarak 10 dekar arsa aldı.

Arsayı aldıktan bir vakit sonra içine ev yapan Gümüşlü, maddi anlamda zor günler geçirdi. Eşekle 2 ay sütte sattı, günü birlik işlerde de çalışmaya da  başladı. Bir yandan hayvancılıkta yapan Gümüşlü, 170 koyunu olduğunda hepsini satıp tüccarlık işine girdi. Verdiği bir demeçte, İzmir Ticaret Borsasına gittiğinde üstünde çoban kıyafeti ile kendisini içeri almadıklarını, kıyafetini yenileyip  içeri öyle girdiğini belirtti.

O dönem arkadaşlarıyla birlikte borsaya gittiğini, arkadaşlarının sabahlara kadar gezip tozup paralarını eğlence mekânlarında harcarken kendisi vakit namazlarını camide eda edip sabah namazından sonra ise işlerini takip etti. Böylece arkadaşlarına göre borsaya daha fazla parayla girip, peşin parayla aldığı malı değerinde satarak para kazandı.

Gümüşlü, o günden sonra Allah’a karşı yerine getirdiği vazifenin mükâfatını hep aldığını belirtti.

Ticari yükselişini doğruluk ve dürüstlüğe bağlayan Gümüşlü, hayatında hiç unutamadığı başından geçen bir olayı şöyle anlatıyor;

Köylerden mal aldığım zamanlarda 4 hamal ve bir at arabasıyla birlikte köyün birinden bir hanımefendiden 1,5 balya pamuk almıştık. Malı arabaya yükledikten sonra yolda pamuk yaş mı kuru mu kontrol etmek istedim. Pamuk torbalarının birini içinde altın görünce hemen at arabasını durdurdum. Arabacıya fazladan yevmiye verip köye geri döndüm. Döndüğümde o hanımefendi ağlıyordu, bende ‘’Allah servetini geri gönderdi’’ dedim. Altınlarını sayınca helalleştik.

Tabi durumu öğrenen hamallar ‘’Sen sersem misin bölüşür aramızda kırışırdık’’ dediler. Ama ben altınları verdiğim için mutluydum. Bir vakit sonra o hanımefendinin o altınlarla 30 dönüm arazi aldığını duyup sevinmiştim.

Servetimi helal yollarla büyütüp çobanlıktan vergi rekortmenliğine ulaştım. Evi, arsası olmayan biriydim Allah bana her şeyi verdi.

Hayısever Hüseyin GümüşlüSarıgöl’de çoban Hüseyin ismiyle de tanınan Hüseyin Gümüşlü, gençliğinde çobanlık yaptığı alana da okul yaptırdı. Hayır işlerini yapmayı çok sevdiğini her fırsatta belirten Gümüşlü; ’’Hayır yaptıkça Allah veriyor, toplumun duası ile hep kazandım’’cümlesiyle  hislerini  anlatmıştı.

Hüseyin Gümüşlü, Sarıgöl'de aralıksız 42 yıl vergi rekortmeni oldu.

Kuran kurslarından sağlık evlerine, okuldan, camisine kadar ilçede sayısız katkısı olan Gümüşlü, son olarak geçtiğimiz hafta Karacaali Mahallesinde yeni Aile Sağlık Evi yapımı için Sarıgöl Belediyesinde protokol imzalamıştı.

Kalp krizi nedeniyle 20 Mayıs akşamı hayata gözlerini yuman Gümüşlü’nün vefatı tüm ilçeyi yasa boğdu. 2 çocuk babası olmasının yanında Sarıgöl’ün 'Hayır babası' olarak da bilinen Gümüşlü’nün cenaze namazı yine kendisinin yaptırdığı Dışkahveler Camii’nde kılındı. Ardında toplum yararına katkı sunan sayısız bağışlar bırakaran Hüseyin Gümüşlü'nün naaşı, dualar eşliğinde Tırazlar Mahallesi mezarlığına defnedildi. 

Hüseyin Gümüşlü Cenaze

Muhabir: Hatice Zeybek