Odun ateşinde demlenen çay ve kahvelerin servis edildiği Hamamköy'de, sadece bu içeceklerin değil, Türklerin misafirperverlik geleneğinin de bozulmadan devam ettiği belirtildi. Köyün nostaljik çaycıları ve çayları, pahalılığıyla değil, ucuzluğuyla dikkat çekiyor. Bir bardak çayın 7 TL'ye satıldığı köyde, su ücretsiz olarak sunuluyor.
Aydın dağlarının merkezinde, yöre halkının "Mendegüme" olarak adlandırdığı Ödemiş'e bağlı bu köyde, kıraathanelerde elektrikli veya tüplü ocaklara yer verilmiyor. Köyde 80 yıldır kıraathane işleten Süleyman Boran, misafirlere sadece çay ve kahve sunmadıklarını, aynı zamanda Osmanlı'dan beri süregelen bir kültürü yaşattıklarını ifade etti.
"Şafak sökünce köylünün ve yolcuların çayı hazır ediliyor"
Kıraathane işletmeciliğinin aslında önemli bir kültür olduğunu ve kahvecilik mesleğinin aslında sadece çay demleyip müşteriye servis etmek olmadığını belirten Süleyman Boran, "Bir beldenin esnaf ve sanatkarı aslında o beldenin aynası gibidir. Dışarıdan gelenlerin intibası o beldedeki esnafın davranışları ile oluşur.
Özellikle köylerde alışveriş ve iş görüşmeleri kıraathanelerde yapılır. Yani yeni nesil kafeteryalar asla bizim kıraathanelerle aynı değildir. Biz sabah erkenden kalkar şafak sökerken köylünün çayını demleriz. Yolda kalana yardımcı oluruz. Yani kıraathane kültürünü devam ettirmeye çalışırken çay ve kahve demlemede de gelişen teknolojiye rağmen kesinlikle odun ateşinden vazgeçmeyiz" dedi.