Manisa Ticaret Borsası Başkanı Sadık Özkasap, 2022 yılında başlatılan Avrupa Birliği coğrafi işaret tescil sürecinde artık son aşama olan 3 aylık askı ilanına geçildiğini açıkladı.

Bu sürecin başarıyla tamamlanmasıyla birlikte Manisa Çekirdeksiz Sultaniye Üzümü; Mesir Macunu ve Kırkağaç Kavunu’nun ardından şehrin AB tescilli üçüncü, Türkiye’nin ise genel toplamda kırk beşinci ürünü olma unvanını kazanacak. Özkasap ayrıca, AB tescilinin hemen akabinde bir ilki gerçekleştirerek İngiltere’de de coğrafi işaret almak üzere resmi başvuruda bulunacaklarını ifade etti.

"İngiltere bir ilk olacak"

Manisa Çekirdeksiz Sultaniye Üzümü için AB Tescil sürecinin son aşaması olan 3 aylık askı sürecinin başlamasının kendilerini fazlasıyla mutlu ettiğini kaydeden Manisa Ticaret Borsası Başkanı Sadık Özkasap, "Bizim için büyük bir mutluluk oldu. 2019 yılında Türkiye'de coğrafi işaretimizi aldık. Daha sonra 2022 yılında Avrupa Birliği coğrafi işaret için başvurduk. Tabii bu konuda ciddi bir titizlik, bir çalışma oldu.

Vatandaşlar tepkili: Tekke Çayı’na pis su akıtılıyor
Vatandaşlar tepkili: Tekke Çayı’na pis su akıtılıyor
İçeriği Görüntüle

Avrupa coğrafi işaretini tescilini alabilmemiz için istekler vardı. Bunun son aşaması olan 3 aylık askı süreci başladı. Bu zamandan sonra da inşallah hayırlısıyla 3 ay sonra askı tarihi bittikten sonra da coğrafi işaretimizi almış bulunacağız. Tabii biz bununla da kalmayacağız. Bir ilki daha yaşatacağız. İngiltere coğrafi işaretini almak için, Avrupa coğrafi işaretini almak için yine bir başvurumuzu olacak.

Bildiğiniz üzere Manisa, Türkiye'de yüzde 90 üzümü üreten bir ilimiz. Yüzde 85'i de ihracat gidiyor. Bu ihracatımızın ağırlıklı kısmı da Avrupa Birliği'dir. Üreticilerimizin alın terini, tüccarlarımızın üzüm işletmelerimizin ve ihracatçılarımızın bu ürünü daha fazla katma değerli olarak satabilmesi ve üreticilerimizin de tüccarlarımızın daha büyük bir gelire kazanması için bu çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. Dünyada tanınan bir ürün. Bu ürünü biz yeniden başlatıp tanıtmıyoruz.

Ama bu ürünün izlenebilir, güvenilir bir ürün olduğunu anlatmak ve oradaki pazar payını arttırmak bizim için en önemlisi olacaktır. Aşağı yukarı yılda 270-280 bin ton civarında ihracat gerçekleştiriyoruz. Bundan da 500 milyon doların üzerinde de bir ülkemize döviz girdisi sağlıyoruz. Bazı hava iklim şartlarının ne olacağını tespit edemiyoruz.

Bu yıl yaşadığımız iklim sorunundan dolayı büyük sıkıntı içinde kaldı üreticilerimiz. Avrupa'daki pazar payında da bir kayıplar oldu geçen seneye göre 17-18 bin ton. Şu an aynı tarihe baktığımız zaman daha aşağıdayız. İnşallah inanıyoruz ki önümüzdeki sezon iyi bir sezon olsun. Tekrar yine ürünümüzün bol olduğu, ihracatımızın yüksek olduğu, üreticilerimizin gelirinin yüksek olduğu bir sezon yaşarız diye umut ediyoruz" dedi.

A W606171 01

Avrupa coğrafi işareti Manisa'nın da hakkıdır"

"Artık iklimi de pek açıkçası tahminde bulunmak çok zor" diyen Özkasap açıklamasını şöyle tamamladı: "Dediğimiz gibi don, dolu, iklim krizi, susuzluk, tarımda çok çok önemli konu bunlar. Bunlar için gerekli çalışmaları mutlaka şimdiden yapmamız gerekiyor. Damlama sulama sistemlerine girmemiz gerekiyor ki önümüzdeki sıkıntıları, gelecek olan sıkıntıları öngörebilmek, önümüzü görmekte çok büyük bir desteği olacağına inanıyoruz. Dediğimiz gibi üzümümüzde de bu çalışma tek başına bir çalışma olmadı.

Burada sağ olsun ki yine tarım bakanımız, tarım il müdürümüz, başta Sayın Valimiz, Celal Bayar Üniversite'deki çok değerli hocalarımız, bağcılık araştırma, yine bir ekip olarak çalıştık. Çünkü üzümün tarihini geleceğinle beraber önümüzde bugüne getirmenin mücadelesini verdik. Çünkü coğrafi işaret almak çok kolay değil. Ama coğrafi işaret de Manisa'nın Avrupa coğrafi işareti Manisa'nın da hakkıdır. Neden derseniz artık üzümle özleşmiş bir ilimizdir.

Yani Türkiye'de başka yerde üretilmiyor. Manisa'da üretiliyor dediğimiz gibi ve artık rakiplerimiz de dünyada çok fazla olmaya başladı. Eskiden daha rahattık. Pazarlamamız da daha büyük rahatlık içinde devam ediyorduk ama şimdi artık Güney Afrika dediğimiz zaman İran, Özbekistan tarafları artık dünyada yine Amerika, yine Amerika kendi içindeki üzümünü kendi tüketiyor.

Orada sıkıntımız yok. Ama artık rakiplerimiz de var. Fiyat istikrarı oluşturmamız. Biz bunlardan bir adım öne geçerek bu ürünümüzü daha iyi tanıtmak, daha iyi değerlendirmek istiyoruz. Sağ olsunlar üreticilerimizin bilgi ve tecrübesi bu konuda çok önemli. Tüccarlarımızın desteği, ihracatçılarımızın bu ürünü alıp dünya pazarında açmış oldukları stantlarda tanıtabilmeleri, bunlar hepsi üstüne düşen görevi layıkıyla yerine getiriyorlar."

Kaynak: İHA