Prof. Dr. Özkaya, özellikle spor sırasında veya sonrasında ortaya çıkan beklenmedik kalp krizlerinin, virüsün damarlar üzerindeki etkilerinden kaynaklandığını vurguladı. “Pandemi boyunca takip ettiğimiz binlerce hastada, ‘endotelit’ dediğimiz damar iç yüzeyi hasarının ani ölümleri tetiklediğini tespit ettik. Avrupa Kalp Dergisi’nin son verileri de bunu doğruluyor. Virüsü geçirenlerde damar yaşı, takvim yaşından daha ileri hale geliyor. Bazı kişilerde bu etki, yaklaşık 5 yıllık bir yaşlanmaya eşdeğer” dedi.
Özkaya, gençlerdeki ani ölümlerin Kovid-19 aşılarından kaynaklanmadığını da net bir şekilde ifade ederek, “Ani ölümlerin sebebi aşılar değil, virüsün damar yapısına verdiği hasardır. Aşılar, hastalığın şiddetini ve damar içi hasarı azaltarak koruyucu rol oynuyor” diye konuştu.
Özellikle yoğun egzersiz yapan gençlerde kalp krizlerinin görülebildiğine dikkat çeken Özkaya, şunları ekledi: “Pandemi öncesi yaptığı ağır sporları aynı şekilde sürdüren bazı kişilerde ciddi kalp ve akciğer sorunları ortaya çıkabiliyor. Kovid-19 sonrası kalp ve akciğer kılcal damarlarındaki hasar, ağır egzersiz sırasında vücudun yeterli oksijenlenmesini engelliyor; bu durum ani ölüme kadar gidebiliyor.”
Ancak Prof. Dr. Özkaya, Kovid-19 sonrası damar hasarının tamamen kalıcı olmadığını belirterek, “Bazı vasküler bozukluklar zaman içinde kısmen geri dönebiliyor. Yaşam tarzı düzenlemeleri, kan basıncının kontrolü, kalbi aşırı zorlayan egzersizlerden kaçınma ve uygun ilaç tedavileriyle bu süreci yavaşlatmak mümkün” dedi.
