1980'li ve 1990'lı yıllarda Kuşadası sahillerinin simgesi olan kum zambakları, yazlık konutların artmasıyla neredeyse tamamen yok oldu. Ancak yıllar sonra, Güzelçamlı Gölkent Sitesi önünde tek bir kum zambağının çiçek açması, hem geçmişin o eşsiz sahil manzaralarını hatırlattı hem de bu bitkinin yeniden çoğalabileceğine dair umutları yeşertti.
Uzmanlar, kum zambaklarının korunması ve çoğalması için kumulların doğru kullanılması ve temiz tutulması gerektiğini vurguladı. Kuşadası'ndan Milli Park'a kadar uzanan 20 kilometrelik sahil şeridi, hala kumullara sahip. Fakat yaz aylarında yaşanan yoğun insan trafiği ve çevre kirliliği, bu hassas ekosistem için büyük bir tehdit oluşturuyor.
Belediye ekipleri, kirlenen kumulları sürekli temizlemek için çalışmalar yürütüyor. Kumulların üzerinde araçların dolaşması, Pamucak sahillerinde olduğu gibi kum zambaklarının yok olmasına sebep oluyor. Aynı zamanda, her yıl sayısı artan Caretta caretta yuvaları da ciddi tehdit altında. Yuva kontrollerinde, yuvaların içinde çocuk bezi, bira kapağı ve plastik atıklar bulunuyor.
Yetkililer, "Plajlarda kuma atılan her madde kumun içinde kayboluyor. Belediye temizlik araçları bu atıkları temizlerken, başka canlıların yaşamı tehlikeye giriyor. Bunun dışında gözle göremediğimiz mikroplastikler de kumda bulunuyor. Binlerce çocuk bu kumlarla oynuyor ve mikroplastikler denize karışıyor, birçok deniz canlısına ulaşıyor" uyarısında bulundu.
Güzelçamlı'da açan tek kum zambağı sembolik bir anlam taşıyor. EKODOSD yetkilileri, "Umarız geçmiş yıllardaki gibi Kuşadası sahillerinde tekrar kum zambakları açar. Herkes kumulları temiz kullanır, Caretta carettalar gelmeye devam eder ve plajlara gelen herkes getirdiğini geri götürürse, kumulları birlikte korumak mümkün" dedi.
