Bekir Başevirgen, Sayıştay’ın SGK'da çifte maaş uygulamasını tespit ettiğini belirterek, "Bu bir hata değil, bu bir göz göre göre yapılan usulsüzlük. Devletin kasasından çıkan her kuruş milletin cebinden çıkıyor. Emekliye, çiftçiye, memura kaynak yok diyenler, iş yandaşa gelince kanunu bile yok sayıyor. Hemen şimdi bu yersiz ödemelerin tahsili için idari ve hukuki süreç başlatılmalı, sorumlular hesap vermelidir" diye söyledi.

"Bu çifte standart kimin ya da kimlerin koruması altında?"

Başevirgen, "Sayıştay’ın SGK kurumunda yaptığı incelemede 5335 sayılı Kanun’un 30’uncu maddesi gereğince sermayesinin yüzde 50'sinden fazlası kamuya ait olan kurumlarda çalışan personelin çalıştığı dönemlerde yaşlılık aylığının durdurulması gerekirken, bu kişilere yaşlılık aylığı ödenmeye devam edildiğini tespit etti.

Bu kişiler yaşlılık aylığını alırken aynı zamanda çalıştıkları için maaş almaya da devam etmiş. 5335 sayılı Kanun açıkça diyor ki; emekli aylığı alan kişiler kamuya ait kurumlarda görev alamaz. Ama denetimlerde görüyoruz ki, bazı kişiler hem görev alıyor hem de emekli aylığını almaya devam ediyor.

Yani yasalar hiçe sayılıyor, kamu zarara uğratılıyor! Üstelik bu durum için Sayıştay daha önce uyarmasına rağmen yersiz ödemelere devam edilmiş, borç çıkarma ve tahsilat işlemleri dahi yapılmamış. SGK’nın sadece ‘bazı kişiler’ diye ifade ettiği bu kişiler kimler? Kaç kişiler?

İYİ Partili İksir'den MANULAŞ'a Sert Tepki: "Yağmur Dışarıda mı, İçeride mi Yağıyor?"
İYİ Partili İksir'den MANULAŞ'a Sert Tepki: "Yağmur Dışarıda mı, İçeride mi Yağıyor?"
İçeriği Görüntüle

"Bu bir hata değil, bu bir göz göre göre yapılan usulsüzlük. Devletin kasasından çıkan her kuruş milletin cebinden çıkıyor"

Çifte maaş alan bu kişilere yapılan fazladan ödeme tutarı ne kadar? Hangi kurumlarda çalışıyorlar? Hangi gerekçeyle bu duruma göz yumuluyor? Bu çifte standart kimin ya da kimlerin koruması altında? Bu sorularla ilgili hiçbir veri Sayıştay raporlarında yer almıyor.

Buradan açıkça söylüyorum: Bu bir hata değil, bu bir göz göre göre yapılan usulsüzlük. Devletin kasasından çıkan her kuruş milletin cebinden çıkıyor. Emekliye, çiftçiye, memura kaynak yok diyenler, iş yandaşa gelince kanunu bile yok sayıyor.

Hemen şimdi bu yersiz ödemelerin tahsili için idari ve hukuki süreç başlatılmalı, sorumlular hesap vermelidir. Aksi takdirde bu tablo, yolsuzluğun ve keyfi yönetimin yeni bir belgesi olarak tarihe geçecektir." ifadelerini kullandı.

Muhabir: Ahmet Çoşkun