Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Hatice Gamze Demirdağ, “Cildimizdeki ‘ben’ sanılan oluşum aslında bir deri kanseri olabilir. Cerrahi dışı yöntemlerle çıkarılması, kanserin geç fark edilmesine ve yayılmasına neden olabilir.” uyarısında bulundu.
Antalya’da gerçekleştirilen 33. Ulusal Dermatoloji Kongresi’nde “Dermatoskop ile Nevüs Tipi Tanıma” başlıklı bildirisini sunan Acıbadem Kent Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gamze Demirdağ, ben aldırma işlemlerinde bilinçsiz müdahalelerin tehlikelerine dikkat çekti.
Gerçek benler sadece cerrahi yolla alınmalı
Demirdağ, benlerin öncelikle bir dermatolog tarafından değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, “Gerçek benlerin tedavisi yalnızca cerrahi yöntemle olmalıdır. Ben sanılan yapının gerçekten ben olup olmadığı dermatoskopla incelenmelidir.” dedi.
Halk arasında “et beni” olarak bilinen kabarık yapılar ile bazı tehlikeli benlerin sıklıkla karıştırıldığını vurgulayan Demirdağ, bu ayrımın ancak dermatolojik muayene ile yapılabileceğini ifade etti.
Lazer, koter ve asitli çözümler tehlikeli olabilir
“Et beni sanılan bazı oluşumlar aslında gerçek benlerdir,” diyen Demirdağ, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu benlere bazen hastalar, bazen eczacılar, hatta branş dışı hekimler bile koter, lazer veya asitli ilaçlarla müdahale edebiliyor. Ancak bu tür yöntemler, eğer ben aslında deri kanseri ise tanının gecikmesine, hatta kanserin yayılmasına yol açabilir. Gerçek benler ister düz ister kabarık olsun, cerrahi olarak çıkarılıp patolojiye gönderilmelidir.”
Demirdağ, lazer, koter, kriyoterapi veya asitli solüsyonlarla yapılan ben aldırma işlemlerinden kesinlikle kaçınılması gerektiğini hatırlatarak, “Her ben masum değildir. Müdahale öncesi dermatoskopik inceleme şarttır.” ifadelerini kullandı.
