Basın açıklamasına Sarıgöl Belediye Başkanı Tahsin Akdeniz ve CHP Kadın Kolları Başkanı Ebru Yıldırım ve çok sayıda vatandaş katıldı. Nuri Sarı yaptığı basın açıklamasında, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) eleştirilerek eğitim sistemindeki sorunlara dikkat çekti.
Sarıgöl CHP İlçe Başkanı Nuri Sarı, eğitim-öğretim yılının sona ermesiyle yaptığı basın açıklamasında, öğrencileri tebrik ederken Milli Eğitim Bakanlığı'nı sert sözlerle eleştirdi. Sarı, Bakanlığın yıl boyunca sorumluluklarını yerine getirmediğini ve eğitim sisteminin sorunlarına yenilerini eklediğini belirtti.
Başkan Sarı, karnelerini alan tüm öğrencileri emekleri ve çalışmaları için kutlayarak mutlu bir yaz tatili diledi. Öğrencilerin dinlenmeyi hak ettiğini vurgulayan Sarı, aynı durumun Milli Eğitim Bakanlığı için geçerli olmadığını ifade etti. Yıl boyunca yapılan uyarılara rağmen Bakanlığın görevini yapmadığını savundu.
Sarı, AKP iktidarının eğitim sistemini "dindar ve kindar bir nesil yetiştirmek" amacıyla kullandığını ve bilimsellikten uzaklaştırdığını belirtti. Açıklamasında, "Ekonomik büyüme, toplumsal kalkınma ve küresel rekabet için ülkemizin ihtiyacı olan nitelikli, çağdaş, bilimsel, laik, kamusal, parasız, eşit, erişilebilir ve kapsayıcı bir eğitim sistemidir," ifadelerini kullandı.
Birinci Sınıf Öğrencilerine Karne Verilmemesi Eleştirisi
Sarı, 2024-2025 eğitim-öğretim yılından itibaren ilkokul birinci sınıflarda karne uygulamasının kaldırılmasını eleştirdi. Birinci sınıf öğrencilerine gelişim raporu verilmesinin önemini vurgularken, somut işlemler dönemindeki çocukların bu raporları anlamlandıramayacağını belirtti. Sarı, Atatürk ve İstiklal Marşı temalı, not içermeyen ve hatıra olarak saklanabilecek bir belgenin mutlaka verilmesi gerektiğini savundu.
Okullarda Yemek ve Su Sorunu
Okullardaki beslenme sorununa da değinen Nuri Sarı, çocukların temiz suya ve ücretsiz yemeğe erişemediğini, kantin fiyatlarının ise aileler için büyük bir yük oluşturduğunu dile getirdi. Bir öğrencinin aylık kantin masrafının yüksekliğine dikkat çekerek, yıllık bütçeyle tüm çocuklara sağlıklı okul yemeği verilebileceğini ancak iktidarın "yandaş vakıflara kaynak yarattığını" ve bu konuda verilen önergeleri reddettiğini ifade etti.
Sarıgöl CHP İlçe Başkanı Nuri Sarı, okullardaki temizlik, güvenlik ve bütçe sorunlarına dikkat çekti. Sarı, Milli Eğitim Bakanlığı'nın yetersiz önlemleri nedeniyle okullarda yaşanan aksaklıkların veli, öğrenci ve öğretmenleri mağdur ettiğini belirtti.
Okullarda Temizlik ve Bakım Sorunu
Sarı, Temmuz ayından bu yana yapılan uyarılara rağmen okulların temizliği konusunda hiçbir önlem alınmadığını ve geçici çözümlerin yetersiz kaldığını dile getirdi. Ayda 8.000 liraya insan çalıştırılabileceğini düşünen zihniyetin okullardaki temizlik krizini İşgücü Uyum Programı ve Toplum Yararına Program gibi geçici çözümlerle gidermeye çalıştığını ifade etti. Öğretmen, öğrenci ve velilerin okulları temizlemek zorunda kaldığını, belediyelerin yardım etme girişimlerinin ise engellendiğini belirtti.
Okul Kazaları
Başkan Sarı, okulların afet ve acil durumlara karşı denetlenmemesi ve gerekli iyileştirmelerin yapılmaması nedeniyle birçok okul kazası yaşandığını vurguladı. Dönem başında Miray Aslan isimli bir ilkokul öğrencisinin okul bahçesinde hayatını kaybetmesini hatırlatan Sarı, okullardaki güvenlik zafiyetinin de altını çizdi. Geçtiğimiz hafta Konya'da bir öğretmenin pompalı tüfekle katledilmesi gibi olayların, yıllık 32 milyar lira maliyetle kadrolu güvenlik görevlisi atanmadığı için yaşandığını söyledi.
Bütçe Yetersizliği ve Velilerden Talep Edilen Ücretler
Kamu okullarının temizlik ve güvenlik ihtiyaçlarının Bakanlık tarafından karşılanamadığını belirten Sarı, yasak olmasına rağmen velilerden kayıt ücreti ve bağış adı altında paralar talep edildiğini ifade etti. Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinin enflasyon karşısında eridiğini ve gerçekte azaldığını belirtti. Öte yandan, Türkiye Maarif Vakfı'na ayrılan büyük bütçeyi eleştirerek, "Öğrencilerimizin hiçbir ihtiyacı için bütçe bulunamazken, yandaş vakıflara kaynak bulundu," dedi.
Okul Öncesi Eğitimde Gerileme ve MESEM Mağduriyetleri
Sarı, seçim beyannamelerinde okul öncesi eğitimi zorunlu yapacağını söyleyen iktidarın bunu gerçekleştirmediğini, aksine katkı payı uygulamasıyla okul öncesi eğitimin ücretli hale getirildiğini vurguladı. Okullaşma oranlarındaki düşüşe ve belediye kreşlerinin kapatılma tehdidine değindi.
Ayrıca, MESEM (Mesleki Eğitim Merkezleri) programlarındaki çocuk işçiliği ve sömürüsüne sert tepki gösterdi. 2023 Eylül ayından bu yana 13 çocuğun MESEM'lerde hayatını kaybettiğini belirterek, sorumluların yargılanmasında adaletin sağlanamadığını ifade etti. MESEM'lerdeki usulsüzlüklerin ve sahte istihdam beyanlarının kamuya büyük zararlar verdiğini dile getirdi.
Sarı, Bakanlığın sanayideki "ara eleman" eksikliği bahanesiyle zorunlu eğitimi tartışmaya açmasını eleştirerek, bunun çocukları erken yaşta eğitimden koparıp işgücüne yönlendirerek daha fazla mağduriyete yol açacağını savundu. Ortaöğretim okullaşma oranlarındaki düşüşe, açıköğretime kayıtlı öğrenci sayısındaki artışa ve kırsal bölgelerdeki çocukların eğitime erişimindeki zorluklara dikkat çekti. Son olarak, özel okullarda başlayan "hayalet öğrenci/sınıf" sorununun devlet okullarına da sıçradığını ve devamsızlık yapan öğrencilerin kayıtlarının tutulmadığını iddia etti.
Sarıgöl Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İlçe Başkanı Nuri Sarı, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" müfredatını, ÇEDES protokolünü, özel okullardaki fahiş ücretleri ve öğretmenlerin yaşadığı sorunlarını eleştirdi.
Sarı, 1., 5. ve 9. sınıflarda uygulanan "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli"nin bilimsel ve pedagojik temellerden yoksun, "iktidarın ideolojik saplantılarını yansıtan" bir manifestodan ibaret olduğunu iddia etti. Bu programların, eğitim paydaşlarının itirazlarına rağmen ders kitaplarına girdiğini ve çocukların "denek haline getirildiğini" belirtti.
Sarı, MEB'in "eğitimi siyasallaştırma ve dinselleştirme" hamlelerinin devam ettiğini belirterek, ÇEDES projesi kapsamında çocuklara pedagojik olarak uygun olmayan etkinlikler yaptırıldığını söyledi. Ayrıca Ülkü Ocakları Kültür Vakfı ile yapılan protokolün eğitim kurumlarına siyasi bir yapılanmayı soktuğunu ve buna karşı dava açtıklarını ifade etti.
Özel okullardaki fahiş ücret artışlarını ve velilerin bu duruma mahkum edildiğini vurgulayan Sarı, Bakanlığın özel sektör öğretmenlerinin taban maaş ve güvencesiz çalışma gibi temel haklarını göz ardı ettiğini dile getirdi.
"Proje İmam Hatip Ortaokulları"na burs gibi özel imkanlar sunularak kayıt kampanyaları düzenlenmesini "yandaş kayırmacılığı" olarak nitelendiren Sarı, dönem ortasında yapılan proje okul atamalarıyla 9.251 öğretmenin norm fazlası durumuna düşürüldüğünü ve bu duruma karşı dava açtıklarını belirtti.
Sarı, mülakatların devam etmesini ve 1.611 öğretmenin adaletsiz değerlendirmelerle atanamamasını eleştirdi. Bu yıl yalnızca 15.000 öğretmen ataması yapılacağını ve bunun en düşük atama sayısı olduğunu vurguladı. Ayrıca, yeni Öğretmenlik Mesleği Kanunu'nun eğitim fakültelerini işlevsizleştirdiğini ve Milli Eğitim Akademileri'nin amacının "Cumhuriyet öğretmenlerini elemek" olduğunu savundu.
Son olarak, 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıldan fazla zaman geçmesine rağmen deprem bölgesindeki öğretmen ve öğrencilerin sorunlarının hala çözülmediğini, okulların hasarlı olduğunu ve yaşam koşullarının iyileştirilemediğini ekledi.
Nuri Sarı, CHP olarak nitelikli, çağdaş, bilimsel, laik, kamusal, parasız, eşit, erişilebilir ve kapsayıcı bir eğitim sistemi inşa etmek için mücadele etmeye devam edeceklerini vurguladı.
