Dr. Ayşe Özdemir, özellikle açık tenli bireyler ve çocukların güneşin zararlı etkilerine karşı daha savunmasız olduğunu belirterek, güneş yanıklarının ileride deri kanseri riskini ciddi şekilde artırabileceği uyarısında bulundu.
Dr. Özdemir, güneş yanıklarının yalnızca geçici bir cilt problemi olmadığını, uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurguladı. Güneş yanığının ultraviyole ışınlarına maruz kalma sonucu oluştuğunu belirten Özdemir, şu bilgileri paylaştı:
“Güneş yanıkları, güneşe ya da solaryum gibi ultraviyole ışıklarına maruz kalmakla oluşan kızarıklık, kaşıntı, yangı ve sulu kabarcıklarla seyreden bir deri döküntüsüdür. Genellikle güneşe maruziyetten birkaç saat sonra ortaya çıkar, kaşıntı ve kabarcıklarla başlar. Etkilenen alanın zamanla soyulmasıyla iyileşir.”
Güneş yanığı oluştuğunda yapılması gereken ilk müdahaleyi de açıklayan Dr. Özdemir, soğuk uygulamanın önemine dikkat çekti:
“Etkilenen bölge soğuk suyla yıkanmalı ya da soğuk bezle sarılarak serinletilmelidir. Bol su içilmeli, ağrı varsa ağrı kesici kullanılmalı, yatıştırıcı ve onarıcı etkili kremlerle bölge rahatlatılmalıdır. Ancak belirtiler ilerlerse mutlaka bir dermatoloji uzmanına başvurulmalıdır.”
Deri kanseri riskine karşı en etkili korunma yönteminin güneş koruyucu kullanımı olduğunu vurgulayan Özdemir, şu önerilerde bulundu:
“Güneş koruyucu kullanımı deri kanserlerini yüzde 90 oranında azaltmaktadır. En az 30 faktörlü koruyucu tercih edilmeli, dışarı çıkmadan 15-20 dakika önce sürülmeli ve açık havadayken 3 saatte bir yenilenmelidir.”
Dr. Özdemir, güneşin zararlı etkilerinden korunmak için alınabilecek diğer önlemleri de sıraladı:
- Bol su tüketimi
- Açık renkli ve ince giysilerin tercih edilmesi
- Güneş gözlüğü kullanımı