Eski Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Merhum Ferdi Zeyrek’in davetiyle bölgeye giden Üşümezsoy Alaşehir, Sarıgöl ve Sart gibi kadim yerleşim yerlerinin ova oluşumlarının bile deprem aktivitesiyle geliştiğini vurguladı. Uzman isim, yaklaşık 2000 yıl önce bu bölgede yerle bir olan antik kentleri hatırlattı.

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy’un konuk olduğu bir televiyon programı hem bilgi verici hem de düşündürücü anlara sahne oldu. Sohbette, Prof. Dr. Üşümezsoy’un Manisa ve çevresindeki fay hatlarına yönelik tarihi ve jeolojik analizleri dikkat çekti.
Üşümezsoy, “1980’de de oralar, 1999’da da oralar, hatta 2011’de de orada deprem olduğunda oradaydım,” diyerek Ege’deki fay hatlarının aktif geçmişine vurgu yaptı. Uzman isme göre, Manisa, Alaşehir (Phıladelphıa), Ladokya (Pamukkale) ve Sart (Salihli) gibi medeniyetlere ev sahipliği yapmış kentler, yaklaşık 2000 yıl önce yaşanan büyük depremlerle yerle bir oldu.

Bu yıkımın izlerinin günümüzdeki coğrafi oluşumlarda bile görüldüğünü belirten Üşümezsoy, “Haritaya baktığınızda Ege’den Anadolu’ya birbirinden ayrılmış. Mesela Sarıgöl’ün ovası, Alaşehir’in ovası, Manisa ovaları depremin yarattığı olayla gelişiyor,” diyerek bölgedeki ovaların tektonik hareketler sonucu oluştuğuna vurgu yaptı.
Üşümezsoy, Hristiyanlığın kutsal kitabı İncil’de dahi bu bölgede geçen 7 ayrı depremden bahsedildiğini belirterek, depremin yalnızca jeolojik değil, aynı zamanda tarihsel ve kültürel bir gerçeklik olduğunu ortaya koydu.






