Bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere Gaziantep’e gelen Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, partisinin 3’üncü Olağan Kongresi'ne katıldı. Gaziantep Kapalı Spor Salon’unda düzenlenen kongreye Erbakan’ın yanı sıra; genel başkan yardımcıları, milletvekilleri, belediye başkanları ve çok sayıda partili katıldı.
Kongrede konuşan Fatih Erbakan, 54’üncü hükümet dönemindeki ekonomik politikaları hatırlatarak, işçiye, memura ve emekliye yapılan zamları hatırlattı. Çiftçiye taban fiyat verildiğini ifade eden Erbakan, "Bu yoksulluğu ancak milli görüş ve elbette Yeniden Refah düzeltebilir. 54’üncü hükümette işçiye, memura emekliye verilen maaş zamları, çiftçiye köylüye verilen taban fiyatları. İşçi memur ve emekliye yüzde 100. Bağ-kur emeklisine yüzde 320 maaş zammı yaptı Erbakan hocamız. Yüzde 320 zam ne demek. Bugün 14 bin 400 TL olan maaş alan bir emeklinin önümüzdeki ay maaşının 60 bin TL olmasını görmesi demektir.
Bu olay bu ülkede yaşandı. Milli görüş bereketi ile yaşandı. Tarım ürünlerinin taban fiyatlarına yüzde 100. Yüzde 400’e varan artışlar yapıldı. Çiftçinin ürettiği ürünlere alım garantisi verildi. Bu Erbakan hocamızın ürettiği milli kaynak paketleri ile yapıldı. Net bütçe ve havuz sistemi ile faize giden paralar kurtarılarak zarar eden kamu kuruluşları usulsüzlük ve yolsuzluklar engellenerek israf önlenip kara geçirilerek yapıldı. 6 ayda 35 milyar dolar kaynak bulundu. Bu 6 aydaki 35 milyar dolar 1 yılda 70 milyar dolar yapar. Bu para millete aktarıldı ve milletin yüzü güldürüldü. Bütün bir ekonominin çarkları dönmeye başladı. Türkiye bolluk ve bereket dönemine girdi. Biz de aynısını yapacağız. Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok’’ dedi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, partisinin Gaziantep Olağan İl Kongresi’nde iktidarı eleştirdi. Ekonomideki olumsuzları değerlendiren Erbakan şunları kaydetti:
"Türkiye'de 23 seneden beri iktidarda olanlar ne diyerek iktidara geldiler? 'Biz bu ülkede 3Y'yi ortadan kaldıracağız' dediler. 'Yoksulluğu, yasakları ve yolsuzluğu ortadan kaldıracağız' dediler. Bir de üstüne çok meşhur olan çay ve simit hesabını yaptılar ve 2002'de tek başına iktidara geldiler. Milletimiz onlara Cumhuriyet tarihinde başka hiçbir partiye vermediği kadar destek verdiler. Hiçbir mazeret hiçbir bahanenin arkasına sığınamayacakları kadar süre ve güçle onları iktidarda tuttu. Peki şimdi aradan geçen 23 senenin sonunda bu 3Y bakımından Türkiye'nin haline bakınca ne görüyorsunuz?
"5 kişilik bir ailenin kimseye muhtaç olmadan temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için ayda 100 bin liraya ihtiyacı var"
Asgari ücret 22 bin 100 lira, emekli maaşı 14 bin 460 lira. Açlık sınırı 23 bin lirayı geçmiş. Yoksulluk sınırı 80 bin liraya dayandı. Sayın Cumhurbaşkanının tavsiyesine uyup 3 çocuk sahibi olursa bir aile yoksulluk sınırı 100 bin liraya, açlık sınırı 30 bin liraya çıkıyor. Bu ülkede 5 kişilik bir ailenin kimseye muhtaç olmadan temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için ayda 100 bin liraya ihtiyacı var. 100 bin lira olmadan kimseye muhtaç olmadan hayatını devam ettirebilmesi mümkün değil. 30 bin lira olmadan karnını dahi doyurabilmesi mümkün değil. Bu hesaba göre Türkiye'de halkın yüzde 45'i açlık sınırının altında. Yüzde 80'i yoksulluk sınırının altındadır. Bugün Türkiye'de ödenemeyen kredi kartı borçları 2023 Ocak ayından 2025 Mart'a kadar 10 misli artmıştır. 7.4 milyar liradan 69 milyar lira seviyesine gelmiştir. Çünkü geçim sağlanamıyor çünkü geliri yeterli değil. Esnaf ve kobilerin artık ayakta durabilecek hali kalmamış.
"Avrupa'da en az et, tavuk ve balık tüketilen ülke Türkiye"
Avrupa İstatistik Kurumu verilerine göre, Avrupa'da en az et, tavuk ve balık tüketilen ülke Türkiye. Neden yoksulluktan dolayı. OECD'nin verilerine göre Türkiye'de 6 milyon çocuk yoksul. 5.4 milyon çocuk sosyal yardım alıyor. Yapılan araştırmalar Türkiye'deki çocukların 3'te ikisinin makarna ve ekmek ağırlıklı beslendiğini ve bundan dolayı zihinsel gelişimlerinin yeterli seviyede olmadığını gösterdi. İşte size yoksulluğun açık tablosu. İstanbul'da halkın yüzde 51'i 'bir gıda ürününü alamadım' diyor. Halkın yüzde 61'i kıyafeti eskidiği için yeni bir kıyafet almaya gücü yetmediğini söylüyor. Halkın yüzde 63'ü kışın doğalgazı istediği derecede yakamadığını ifade ediyor. Halkın yüzde 34'ü taze meyve sebzeye günlük olarak ulaşamadığını söylüyor.
