Manisa'nın bereketli topraklarına hayat veren Gördes Barajı, kuraklık ve iklim krizinin etkisinde. Barajdaki su seviyesi, tarımsal sulamayı durduracak kadar kritik seviyeye indi.
Türkiye, son yıllarda giderek artan kuraklık tehlikesiyle mücadele ediyor. İklim krizinin etkisiyle yaşanan düzensiz yağışlar ve yüksek sıcaklıklar, ülkenin su kaynaklarını ciddi şekilde tehdit ediyor.
Özellikle barajlardaki doluluk oranları endişe verici seviyelere düşerken, tarımdan içme suyuna kadar birçok alanda kriz kapıda.
Ülke genelindeki birçok barajda, su seviyeleri kritik eşiğin altında seyrediyor. Özellikle büyük şehirlerin su ihtiyacını karşılayan barajlar, yaz aylarının başlamasıyla birlikte hızla su kaybetmeye devam ediyor. Bu durum, yakın gelecekte içme suyu sıkıntısı yaşanabileceği endişesini artırıyor.
Manisa'nın önemli sulama kaynaklarından Gördes Barajı'ndaki su seviyesi, tarihinin en düşük seviyesine inerek tarımsal sulamayı imkansız hale getirdi.
Kuraklık ve iklim değişikliğinin etkisiyle barajdaki suyun kritik seviyenin altına düşmesi, bölgedeki tarımsal faaliyetleri durma noktasına getirdi.
Gölmarmara Belediyesi'nden yapılan açıklamada, barajdaki su alma bacasının tamamen su dışında kalması nedeniyle tarımsal sulamanın teknik olarak yapılamadığı belirtildi.
Bu durum, bölgenin en önemli geçim kaynaklarından olan tarım için büyük bir tehdit oluşturuyor. Binlerce dekar tarım arazisinin susuz kalması, bu yılın rekoltesini ciddi şekilde etkileyecek.
Uzmanlar, Türkiye'nin son yıllarda yaşadığı kuraklığın ve iklim krizinin etkilerinin önümüzdeki dönemde daha da artacağını vurguladı.
Bu durumun sadece Manisa'ya özgü olmadığını, ülke genelindeki birçok baraj ve gölde benzer sorunların yaşandığını belirttiler.
Gelecek yıllarda gıda güvenliği ve su temini konularında yaşanabilecek krizlere karşı şimdiden acil önlemler alınması gerektiği ifade ettiler.
Gölmarmara Belediyesi'nin konuyla ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi; "Gördes Barajı’ndaki su seviyesi, kuraklık ve iklim krizinin etkisiyle tarihin en düşük noktasına indi. Suyu aldığımız baca artık suyun üzerinde kaldığı için tarımsal sulamaya teknik olarak su veremiyoruz. Bu, belediyemizin kararı değil; tamamen barajdaki suyun tükenmesinin zorunlu bir sonucudur.
İklim krizinin etkileri önümüzdeki yıllarda da devam ederse hepimiz için çok daha zor günler kapıda olacaktır. Bu nedenle her bir damla suyu tasarruflu kullanmak, israfı önlemek ve geleceğimiz için ortak sorumluluk almak zorundayız. Hep birlikte bu zor dönemi dayanışma içinde atlatacağımıza inanıyoruz."