Bilimsel araştırmaların kronik ağız solunumunun hem bağışıklık sistemini hem de üst solunum yollarını doğrudan etkilediğini ortaya koyduğunu aktaran Özkan, “Ağızdan nefes almak, burnun doğal filtreleme, nemlendirme ve bağışıklık fonksiyonlarını bypass etmektir. Bu durum vücudun ilk savunma hattının çökmesidir” dedi.
Enfeksiyon riski 4 kat artıyor
Özkan, burunun havayı filtreleyip ısıtmanın yanı sıra nitrik oksit üretimiyle mikrobiyal savunmayı da aktif hale getirdiğini hatırlatarak, “Ağız solunumu bu sistemi devre dışı bırakıyor. Virüs, bakteri ve tozlar doğrudan akciğerlere ulaşıyor. Solunum yolu enfeksiyon riski 4 kata kadar artıyor” ifadelerini kullandı.
Tükürük azalıyor, ağız florası savunmasız kalıyor
Ağızdan nefes alan bireylerde tükürük üretiminin yüzde 30-50 oranında azaldığını vurgulayan Özkan, bunun diş çürüğü, diş eti hastalıkları ve ağız kokusunu artırdığını söyledi. NIH’in 2024 verilerine göre kronik ağız solunumu olan bireylerde; üst solunum yolu enfeksiyonları yüzde 63 daha sık görülüyor, secretory IgA düzeyi yüzde 48 düşüyor, diş eti dokularında ise yüzde 70’e varan iltihap gelişiyor.
Çocuklarda gelişim sorunları
Özkan, ağız solunumunun çocuklarda yüz gelişimini olumsuz etkilediğini de hatırlattı:
“Long face sendromu (uzun, dar yüz), üst çene darlığı, diş çapraşıklığı, damakta daralma, uyku apnesi ve horlama görülebiliyor. Kalitesiz uyku bağışıklığı baskılıyor. Gece boyunca ağızdan nefes alan çocuklarda bağışıklık sistemi adeta uyuyamıyor.”
Pek çok hastalıkla bağlantılı
Ağız solunumunun ADHD, uyku apnesi, bademcik enfeksiyonları, diş eti hastalıkları, ağız kokusu, plak birikimi ve kronik dudak iltihabı gibi sorunlarla ilişkili olduğuna dikkat çeken Özkan, üst hava yollarının panoramik röntgen veya 3D tomografiyle değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Multidisipliner tedavi şart
“Burun tıkanıklığı, gömülü dişler, üst çene darlığı, alerjik rinit gibi nedenler mutlaka araştırılmalı. KBB, ortodonti ve çene cerrahisi uzmanlarının yer aldığı multidisipliner bir yaklaşım gerekir. Gömülü dişler varsa steril cerrahi ortamda çıkarılmalıdır” diyen Özkan, nefes alışkanlığının bağışıklık sağlığıyla doğrudan ilişkili olduğunun altını çizdi.
Son olarak uyarıda bulunan Özkan, “Nefesinizi nasıl aldığınız, bağışıklığınızı nasıl koruduğunuzu belirler. Burundan alınmayan her nefes, bağışıklık sisteminize açık bir kapıdır. Bu kapıyı kapatmak sizin elinizde” diye konuştu.
