Çocukluğumdan beri bitmeyen bir rahatsızlık: Manisa'nın huzuru, abartı egzoz ve yüksek sesli müzikle test ediliyor. Öyle ki vatandaş artık bıkmış vaziyette.
Manisa'da özellikle akşam saatlerinde ve hafta sonları, abartı egzozlu araçlar ve yüksek sesli müzikle gezen motosiklet ve otomobiller, halkın huzurunu bozuyor. Bu durum, sadece bir gürültü kirliliği sorunu olmaktan öteye geçerek, şehrin yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürüyor.
Bu rahatsızlığın en önemli kaynağı, araçlara yasal olmayan şekilde takılan özel egzoz sistemleri ve araç içinde çevreyi rahatsız edecek şekilde açılan yüksek sesli müzik sistemleri. Bu gürültü, sadece dinlenme saatlerinde değil, günün her saatinde şehirde yankılanıyor. Özellikle hastane, okul ve konut bölgelerinde yaşayan vatandaşlar, sürekli bir gürültü bombardımanına maruz kalıyor. Bu durum, uyku düzenini bozuyor, konsantrasyonu düşürüyor ve genel bir strese neden oluyor.
Abartı egzoz ve yüksek sesli müzik, hukuki açıdan da bir suç teşkil ediyor. Trafik Kanunu'na göre, araçlarda yapılan izinsiz modifikasyonlar ve çevreyi rahatsız edecek şekilde gürültü çıkarmak yasalara aykırı. Bu kuralın var olmasına rağmen, denetimlerin yetersiz kalması veya caydırıcı cezaların uygulanmaması, sorunun devam etmesine yol açıyor. Halk, bu durum karşısında çaresiz kalıyor ve şikayetlerin dikkate alınmadığını düşünüyor.
Bu durum, toplumda bir hoşnutsuzluk yaratıyor. Bir kesim, bu davranışları "gençlik hevesi" olarak görürken; büyük bir çoğunluk ise kamu düzenini ve bireysel hakları ihlal ettiğini savunuyor.
Sonuç olarak, abartı egzoz ve yüksek sesli müzik sadece bir trafik ihlali değil, aynı zamanda Manisa'da yaşayan herkesin huzurunu tehdit eden ciddi bir toplumsal sorundur. Sadece yasal düzenlemelerle değil, aynı zamanda toplumsal duyarlılık ve bilinçle bu sorunun üstesinden gelinebilir. Manisa'yı daha huzurlu ve yaşanabilir bir şehir hâline getirmek, yerel yönetimlerin, güvenlik güçlerinin ve en önemlisi de tüm Manisalıların ortak sorumluluğudur.