Son günlerde üreticiler dertli. Kiminle konuşsam "Manisa'da bağlarda işçi bulamıyoruz," şeklinde sitemlerle karşılaşıyoruz.
Meselenin aslını öğrenmek için çok uzaklara gitmeye, araştırma yapmaya gerek yok; çiftçilerimiz zaten söylüyorlar: "Yaprak sezonu açıldı, işçi bulmak zorlaştı," diye sorunu izah ediyorlar. Evet, meşhur üzümlerimizden sonra meşhur yaprağımız için bağ işçisi hanımlar kilo kilo yaprak toplayıp satıyorlar. Fiyatı da 50 TL'den başlayıp 150 TL'ye kadar alım yapılıyor.
Hâl böyle olunca bağlarda işçi bulunamıyor çünkü yaprak işi daha fazla kazandırıyor. Günlük 3000 TL alan da var, 6000 TL alan da... Daha kısa sürede daha fazla kazanç elde eden kimse dönüp günlük 900 TL'ye çalışmaz.
Tabii bir de bağlarda kalifiye işçi sayısı da her yıl azalıyor. Hasat zamanı bile il dışından gelen, işi fazla beceremeyen ama çiftçinin de çaresiz kalarak istemese de sessizce iş görülsün düşüncesiyle hareket ettiği dönem yaklaşıyor. Peki ama geliri diğer ürünlerden daha iyi olan bağlarda hem genç hem de işçi sayısı her yıl neden azalıyor? Bunun cevabını da çiftçimiz kendisi veriyor.
Çiftçi Ömer Güler, "Nüfus azalıyor, gençler de bu işi yapmak istemiyor. Bağda çalışan orta yaş grubu insanımız bile sigortalı iş arıyor, herkes daha hafif iş bakıyor. Haksız da değiller, bağda sigorta olayı yok," derken Aykut Şahin, "Ben 45 yaşındayım, çevremde hasat zamanı hariç son yıllarda bağda çalışan genç göremiyorum. Köylerimiz boşalıyor, şehirlere göç artıyor. Bunun çiftçiliğe çok zararı var. Gençler tarımdan kopmamalı," şeklinde konuştu.
Bağcılıkla uğraşan çiftçilerimizin yükü ağır. Her olumsuzluğa rağmen üretmeye devam ediyor, işlerini severek yapıyorlar. Ama gördüğümüz kadarıyla onları iki şey diğer olumsuzluklardan daha fazla etkiliyor: biri su, ikincisi de insan gücü. Bu ikisi olmadan bağcılık yapmak imkânsız gibi bir şey. Evet, bazı çiftçiler yaprak toplayan işçilere kızıyorlar ama kızmaya hakları yok. Ekmek mücadelesi ve ihtiyaçlarını karşılamak için daha fazlasına gerek olduğu bu dönemde yaprakçılar sezonu verimli geçirmek istiyorlar. Eh, ne diyelim o zaman, herkese kolay gelsin!
