Türkiye’de bir dönem iş arayanların en sık kullandığı cümlelerden biri “Ne iş olursa yaparım” idi. Bu söylem; ekonomik zorlukların, işsizlik oranlarının ve meslek bilincinin yeterince gelişmemiş olmasının bir yansımasıydı.
Ancak günümüzde bu yaklaşım, yerini daha bilinçli, hedef odaklı ve kariyer planlamasına dayalı bir iş arama kültürüne bırakıyor. Bu ifade, özellikle 1980’ler ve 1990’larda işsizlikle mücadele eden bireylerin çaresizliğini ve esnekliğini simgeliyordu.
Eğitim düzeyinin düşük olduğu dönemlerde, bireyler belirli bir meslek sahibi olmaktan ziyade, geçim kaygısıyla her işe talip oluyordu. Sosyal güvencenin sınırlı olduğu, kayıt dışı çalışmanın yaygın olduğu dönemlerde bu söylem, hayatta kalma stratejisi hâline gelmişti.
Bugün, Türkiye işgücü piyasasında yaşanan büyük dönüşüm, "Ne iş olursa yaparım" söyleminin geçerliliğini yitirmesine neden oldu. Bu dönüşümün arkasındaki temel dinamikler teknolojik gelişmeler ve yeni meslekler oldu. Dijitalleşme ve Yapay Zekâ gibi teknolojilerin yükselişi, yeni ve yüksek nitelikli meslekler oluşturdu. Yazılımcı, dijital pazarlama uzmanı gibi pozisyonlar, geleneksel iş tanımlarının yerini aldı.
Bugünün en büyük sorunu işsizlikten çok, nitelik uyumsuzluğudur. İşverenler, özellikle belli sektörlerde (yazılım, mühendislik, imalat) nitelikli eleman bulamamaktan şikâyet ederken, iş arayanlar da kendi eğitimlerinin işgücü piyasası talepleriyle uyuşmadığını görüyor. Bu durum, "her işi yapma" isteğinin değil, "doğru iş için doğru yetkinliğe sahip olma" gerekliliğini ortaya koydu.
Nitelikli eleman arayanlar olduğu gibi, vasıfsız veya düşük vasıflı işgücü talebi de Türkiye ekonomisinin temelini oluşturan, insan gücünün zorunlu olduğu bazı sektörlerde hâlâ çok yüksektir. Çevremde konuştuğum bazı sektörlerdeki iş insanları, yüksek ücret vermelerine rağmen eleman bulamadıklarından yakınıyor.
Özellikle; inşaat işçisi, yardımcı personel, üretim ve montaj işçisi, paketleme elemanı, depo elemanı, garson, komi, bulaşıkçı, temizlik görevlisi, kat görevlisi (otel) ve sayamadığım birçok iş bölümü işçisini arıyor.
Bugün ülkemizde vasıfsız işçi arayanlar vardır ve bu talep, ekonominin dinamosu olan sektörler için hayati öneme sahiptir. Ancak, "Ne iş olursa yaparım" sözü işgücü için yalnızca bir umut kapısıyken, günümüzde yüksek eğitimli bir toplumda gençlerin beklentilerini, yaşam standardı taleplerini ve artan güvence arayışlarını karşılamakta yetersiz kalmaktadır.
Eski söylemin yerini artık, "Bana iyi ücret ve güvence sağlarsan, vasfım olmasa bile bu işi yapmaya hazırım" gibi daha şartlı ve beklenti odaklı bir yaklaşıma bıraktığını söyleyebiliriz.
Günümüz iş dünyasında herkes her işi yapamaz ama herkesin mutlaka yapabileceği bir iş vardır. Önemli olan gayret etmek ve yaptığı işi severek yapmaktır. Bugün ülkemizde yaptığı işten memnun olmayanların oranı oldukça yüksek ama hayatımızı idame ettirmek, yaşamak için mücadele etmek, çabalamak durumundayız. Allah herkese mutlu olacağı, hayalindeki mesleği yapabilme imkânı versin.